16 Temmuz 2011 Cumartesi

Bir Başkasının Yaşantısıdır Dönüp Arkamıza Baksak

Başlığı 3 kere arka arkaya okuduktan sonra anladım, erken anladığıma bile şaştım. Bu saatte böyle bir satırla karşılaşmayı ummuyordum. Hani ah ulan İstanbul dersin ya Haydarpaşa tiren garında öyle bir tebessüm işte. İ'ye aldırma. İ'lere hiç aldırmam ben. Biri i koyuyorsa araya bilinçli bir i dir o.

Çok insanın hayatım dediği, bir başkasının hayatı yaşadığı sandığı. Binlerce kez dönüp ardına bakıyorsun, bakıyorsun. Gördüğün manzara tek kelimeyle anlatabileceğin kadar kısa. Keşke.

Bir başkasının hayatı o, başkalarının istediği ve başkasının yaşadığı. Yaşamaya çalıştığı, yaşıyor gibi göründüğü. Ömrünün sonuna dek mutsuz bir mutluyu oynadığı bir hayat. Başrolde hep gülen bir insan. Perde kapanınca alkışlar arasında ağlayan.  Herkes sanıyor ki ağlaması başarıdan. Bilmiyorlar ki yalnızlıktan, yaşanamayanlardan. Onların yargıları, onların kararları, çünkü bu onların hayatı. İnsanın özgürlükler içinde esir olması kadar acı bir şey yok herhalde. Ailesine, arkadaşlarına, gerekli gereksiz bir sürü insana. Herkes neredesin diye soruyor, yalnız mısın diyen yok.

O bir başkaları ne der diye düşünmekten yaşamaya vakit bulamıyor insan. Varsa yoksa başkalarının yargıları, düşünceleri. Acaba onu/onları memnun edebilir miyim? Acaba o/onlar iyi hisseder mi? Ne yapsan, ne yapmaya karar versen iyi ya da kötü hep karar anında onlara sormaktan kendi kararların koca bir hiç. Hataları ile pişman olması varken insanın, başkalarının yargılarına esir bir hayat sürüp yıllar sonra keşke demek. En kötüsü de ne biliyor musun? O başkaları kendi hayatlarında bile doğru düzgün karar verememişler, mutlu olamamışlar, istediklerini asla yaşayamamışlar. Pişmanlıklarla dolu hayatları. Zaten tek sebep bu. O bitmek bilmeyen yargı bu yüzden her an ensende. Pişman olmasalar dilediğini yaşa derlerdi sana. Gözyaşı bu acıdan da akıyor mutluluktan da. Ne kadar kötü geri dönüşü olmayan yollarda geçmiş diye bir tabela aramak. İndirmeli insan o geçmiş denilen valizi sırtından, çıkarmalı ağzından takıldığı geçmiş denilen oltayı.
Yaşanmayı bekleyen onca şey, tutkularına esir olmak varken onlara tutsak olmamalı mutluluğu arayan.

''Bir başkasının yaşantısıdır dönüp arkamıza baksak
çünkü yaşadıklarımız bir başkasının yargısına tutsak..."

Bu da benden gelsin.

Hiçbir şeyin.

''Bir gün herkesin giderse uzakalara
Bir gün herkesin terk ederse seni yalnızlığa
Bir gün herkesin iterse seni uçurumdan aşağıya
Bir gün herkesin biterse dudaklarında
O gün hiçbir şeyin olan beni hatırla.''

Hiç yorum yok:

Kısaca

Fotoğrafım
Email: sivilpalyanco@gmail.com