25 Aralık 2013 Çarşamba

Bir kadın vardı düşümde.

Sarılıp ağladığım, sarılıp ağladığı. Öyle kısa bir an da değil, uzun uzun.

Uyandım sonra. Bu sefer kalkıp sigara yakmadım. Canımı yaktım onun yerine.

Sarılıp ağladık.

20 Aralık 2013 Cuma

Ma

Birçok anlamı varmış.

Benim için bir tane anlamı var. 'Tut, Al, Ye'

Sabahları ekmek almaya giderdim. Yeleğinin cebinden para çıkarırdı.

- ma, ekmek al da gel.

ya da markete bir şeyler almaya gideceğim zaman,

- ma, üstüne de kendine bir şeyler alırsın.

Sabah kahvaltı hazırlardı. Domates, salatalık, çökelek peyniri ve içinde ceviz. Ben her zamanki gibi sabah kahvaltısı yapmazdım. Öğlen eve geldiğim zaman yıkanmış domates, salatalık ve tabağın kenarında çökelekli ceviz beni beklerdi. En değerli yiyeceği cevizdi. Onları tek tek kırar, ayıklar ve sonra sahanda döverdi. Bir tane çaydanlığı vardı. Ufacık bir şey. Tek kişilikti her şeyi, çaydanlığı gibi. Kendime çay demlerdim. Bak aklıma ne geldi. Hani yıllar önce pantalonların kenarları kesilirdi ya. Salaklığa bak. Ben de kesmiştim. Pantalonum yıkandıktan sonra kenarlarını yırtık zannetmiş. O haliyle almış pantalonların paçalarını dikmiş. Bir tane dikiş makinası vardı şu an tarihi eser derecesinde. Kendi kendime gülmüştüm. Demek ki üzülmüş, yırtık pantalon giyiyor diye düşünmüş. Soramamıştım da niye diktin ya da bunlar moda diyememiştim. Modan batsın.

Hep aynı soruyu sorardım, hep aynı cevabı verirdi. Bir kere iyiyim, sen nasılsın? dememiştir ve ben o haline, cevabına alışmıştım.

- Napıyon, nasılsın  .......
+ Kimseye bişey ettiğim yok, oturuyorum.

Hep aynı köşede otururdu, gelene geçene bakardı. Gözlüklerinin üzerinden bakışı geldi şimdi aklıma. Eğer konuşmak istemiyorsa tek kelime etmezdi. Ama konuşursa da öyle keyifli anlatırdı ki dinlemeye doyamazdın. Dile kolay 100 yıl neredeyse. 100 yıla insan neler sığdırır ki. Neler neler. Bitti, geldi geçti gitti.

Bir keresinde o yalnızlığını anlatmıştı, aptallaşmıştım resmen.

- Bu kadar sene nasıl alıştın yalnız durmaya?
+ Şu erik ağacını görüyor musun? (Dallar erik dolu, sayamayacağın kadar)
Ben, onları sayıyorum işte.

Bi de küsmüştüm. Bir daha evine kalmaya gitmemiştim. Yıllar sonra, demek ki içinde kalmış;

- Palyaço bana küstü, o günden sonra bir daha kalmaya gelmedi.

demiş. Küsmedim be güzel. Çocukluktu benimkisi. Geldim, geldim de yoktun evinde.

- Geldin mi?
+ Geldim.

diyemedim. Her dönüşümde kapıdan içeri girdiğimde böyle sorardı. Bu sefer soramadı. Fazla palyaçoluk yapmayacağım. Uzatmayacağım.

Kendini, kendisiyle hatırlatan tek şey ölüm.

Ölüm de var. Aklıma gelip duruyor ansızın günlerdir etrafıma bakıyorum. Kendim dahil saçmalıkların arasında kaybolup gidiyoruz, günleri bitiriyoruz. Unutuyoruz, unutmamak için elimden geleni yapıyorum. 4 şey soracaklar sana toprağın altında. Başka hiçbir şey değil. İnşaallah herkese doğru düzgün cevap vermek nasip olur. Her şey boşa her şey.

Ondan geriye bana kalan tek şey bir sürü anı ve dualar oldu. Çok çok eski 1-2 sayfalık bir dua. İnşaallah oradaki her yazan şey başıma gelir.

Ölüm de var.


1 Aralık 2013 Pazar

- en sevdiğin torunun benim di mi?

avucunu açıyor, kocaman parmaklarını gösteriyor.

+ anam, beş parmak birbirinden ayrılır mı hiç?
- olsun, sen en çok beni seviyorsun.

gülümsüyor, tüm yaşlı hınzır gülümseyişi ile. hepinizi aynı seviyorum deyip susuyor.
Ama gülümsemesi evet.

1 yıl oldu gideli. Ölüm ne çabuk geçiyor. Acısı ise her aklına geldiğinde kendini tazeliyor.
Olsun diyorum, tek bir şeye inanıyorum. Son anlarında  gülümsüyormuş hep.
O gittiği yerde mutlu ve huzurlu diyorum. Öyle temiz, saf kalpli bir kadının gideceği yer belli diyorum.
 Bak saflığa bak kalbindeki.

televizyon izliyoruz, bir yandan da yemek yiyoruz. ekrana bakıyor durup durup. yemek yerken çekiniyor.
kaşığı falan zorla ağzına götürüyor. ve bomba geliyor.

- anam, bunlar bizi görüyorlar mı?
 + yok anane yok, ye yemeğini ne görmesi.

biz haliyle onun o güzelliğine gülüyoruz. çok şey var aklıma gelen ama yeter.
Özledim sadece. bana sarıldığı gülümsemeyen fotoğrafı ve diğer gülümsediği fotoğraflara bakıyorum.

Hümeyra'nın şarkısı var ya; bütün özlediklerim benden ayrı yaşıyor. Bütün sevdiklerim benden ayrı yaşıyor.

İnan çok özledim. Ve aklıma ne geldi? Ben hesap kitap yapmadan, öyle tüm palyançoluğuma sevmiştim.
Bir çocuk kadar masum.

Kimi sevsem çekip gidiyor. 
Ondan sonra soruyorlar.
Niye birisini sevmiyorsun diye.
Onu gitmesi için mi seveyim?



Kısaca

Fotoğrafım
Email: sivilpalyanco@gmail.com