1 Haziran 2011 Çarşamba

Franz Kafka İle Söyleştim

Franz Kafka'nın kendi kitapları arasında bulamayacağınız aforizmalar. Okurken takıldıklarım, düşündüren cümleler.  Hepsi ayrı ayrı ele alınacak kadar derin geldi.


''Çokluk pek uzun yıllar geçer de ancak o zaman insanın kulağı belli bir öyküyü algılayacak olgunluğa erişir.  Ne var ki, insanları doğru dürüst anlayabilmemiz için onların -anne ve babalarımız gibi tıpkı, kısaca sevip korktuğumuz her şey gibi- önce ölüp gitmesi gerekir.''

''Büroda daha yüce, daha üstün biridir insan; ama sadece bir görünüş bu. Gerçekten her zamankinden daha yalnız, dolayısıyla daha mutsuzdur, o kadar. Kafayla çalışması toplumdan koparıp alıyor kişiyi. Elle çalışmak ise onu insanlara yaklaştırıyor.''

''Ağzından çıkan ezgiler, kendisi için birer çığlıktır yalnız. Sanat, sanatçı için bir derttir, yeni bir derde tutulmak için bu dertten kurtarmaya bakar kendini. Sanatçı bir dev değildir, varlığının kafesine kapatılmış az ya da çok renkli bir kuştur sadece.''

''Yazıya geçen, yaşantının yalnızca posasıdır.''

Yalnızlığı; ''Benim yalnızlığım, Franz Kafka'nın yalnızlığıdır.''

''Uyanık durumda bir düş içinden yürüyüp gidiyoruz, kendimiz de geçmiş zamanlardan hortlayıp çıkmış kişileriz.''

''Ne var ki, kafadan kaleme giden yol, kafadan dile giden yoldan çok daha uzun ve çetindir, kimi şeyler yitip gider bu arada.''




''Kalem yazarın elinde bir araç değil, onun organlarından biridir.''



''Bir toplumun düzeyi, tek tek bireylerin bilinç düzeyine bağlıdır.''

''Bırakın bir işareti, en küçük bir devinim bile kutsaldır, yeter ki inanç dolu olsun.''

''Güç elde edilebilir görünen ahlaksal bir değer dururken yakında bulunan cezbedici değersiz bir nesneyi seçmesi, insanoğlunun tüm suçluluğunun kökenini oluşturuyor.''

''İnsan hemcinsini tanımadı mı onu daha iyi boyunduruk altına alabilir. Vicdan azabı diye bir şey hissetmez o zaman.''

''Çocuklar henüz doğru dürüst konuşamadığı süre bir baba onların yanında yer alır hep.''

''Bir taşkın ne kadar geniş bir alana yayılırsa, o kadar sığlaşır, o kadar bulanır suyu. DEvrim buhar olup uçar, kala kala geriye yeni bir bürokrasinin batağı kalır. Acı içinde kıvranan insanların zincirleri, bürolarda harcanan kâğıttan yapılır.''

''Yaşamı tümüyle anlayıp kavrayan kimse ölümden korkmaz. Ölüm korkusu, gereği yerine getirilmemiş bir yaşamın sonucudur yalnızca. Vefasızlığın bir dışavurumudur.''

''Dinsel duyguları çok güçlü biri olmalı, yoksa dünyanın görünürde alabildiğine yalın nesnelere bu kadar yaklaşabilmesi düşünülemezdi.''

''Gerçek dediğimiz şey, her insanın yaşamak için onsuz olamayacağı, ne var ki kimsenin kendisine buyur edip veremeyeceği ya da kimseden satın alamayacağı bir nesnedir. Her insan onu kendi içinde sürekli yeniden üretmek zorundadır, yoksa solup gider. Gerçek'ten yoksun bir yaşama düşünülemez. Kim bilir, belki de yaşamın kendisidir gerçek.''

Sevgi nedir? Sevgi yaşamımızı yücelten, ona bir genişlik ve zenginlik kazandıran, onu tüm derinlik ve yüksekliklere taşıyıp götüren her şeydir. Sevgi bir taşıt aracı gibi her türlü sorunsallıktan uzaktır. Sorunlu olan sürücümüz, taşıttaki müşteriler ve yoldur.

''Serinkanlı olun! Serinkanlı bir sessizlik insanı özgür kılar, hatta idam sehpası önünde bile gösterir bu gücünü.''

Hiç yorum yok:

Kısaca

Fotoğrafım
Email: sivilpalyanco@gmail.com