17 Şubat 2011 Perşembe

Yalan Hayat




Bütün insanların yaşamak isteyip yaşayamadığıdır. Çünkü herkes gerçek hayat'ı yaşıyor.

Gerçek hayat nedir ki? neyin gerçeği gerçek ne ve kimin gerçeği. Gerçek denince aklıma izlediğimden bu yana aklıma kazınan şu replik geliyor.

- al şunu be oğlum gören vermiyor. (şarap şişesi)
+ baba, gerçeği söylesek.
- ne gerçeği be oğlum. şarap parası vermeyen adam gerçekten ne anlar.

Benim gerçeklerim diye yalandan ibaret bir hayatı yaşayan insanlar topluluğu, ordusundan ibaretiz. Bizim gerçeğimiz, her akşam izlenen spor programlarından, abuk subuk dizilerden, karşılıklı onları yorumlayıp dizideki başrol kadın-erkek oyuncuya hayran olmaktan, onların magazinsel hayatını takip etmekten, öğlenleri evlilik programlarını takip etmekten ibaret. Televizyo hayatlar, televizyon dünyalar. Gülüşlerin sana ait değil biliyor musun? o programlara ait gözyaşların bile öyle. İstisnayım diye gelme bana. Dört duvar içinde bir hayatı bitiriyoruz. Bak bu da başka bir filmden aklıma kazınan;

''koca bir hayatı boş işlerle tüketmeyi nasıl başarıyoruz?
bunu nasıl yapıyoruz?''

Kimse işinde mutlu değil. Sen, o, öteki, beriki herkes mutsuz. Çünkü kimse yapmak istediği işi yapmıyor. Her gün zorla, nefret ederek, yataktan zorla kalkarak gidiyor. sabah insanları. Okula, işe her yere yataktan son dakikada kalkıp gidiyorlar. Aynada kendine bakacak vakit bile yok. Mutsuz uyanıyoruz, mutsuz yaşıyoruz günü, günleri, ayları ve yılları. Her yıl başında yeni hayaller kurup yapıcam diye kendine binlerce kez söz verip ertesi yıl sonunda tekrar hatırlayıp tekrar sözler veriyorsun kendine. Yılbaşları senin için kendine sözler vermekle geçiyor. En güzel filmler aşk filmleri izlenme rekoru kırıyor. Öyle bir hayatın olmadı. Senin hayallerin, hayallerinde toz pembe, hayatında değil. Bir ömür o filmleri izleyip, öyle birinin karşına çıkacağını ummakla geçti. Hiç dışarıya çıkmadın ki? Arkadaşlarınla bütün iletişimin facebook, twitter ve msn üzerinden. Doğumgünleri kutlaman, naber nasılların hep buralardan.Üzüntülerini, mutluluğunu, mutsuzluğunu kişisel iletilerinden iletmeye tüm çaban. Demişti ki ''iletişim uğruna var olan iletişimlerini sekteye uğratmak''tan başka bir işe yaramıyorlar. O günden beri kestim bu iletişimsizliği. Dün gece canım bir başlığa takıldı kaldı.

torrent kullanabilen kız yıl 2046 olmuş ve halen torrent kullandığı için övünen insanlar var ve bununla büyük bir övünç kaynağıymış gibi insanları aşağılamaya çalışan nokta noktalar.

''- torrent kullanabilen kız var mıdır? hayal gibi.
- zor olsa sen anlamazdın be abi torrenti.

bu yani.'' gerçek bu işte ama sizin yalanınız torrent kullanarak zeki olduğunuzu ispat çabanız.

Bak adamların dünyası bu kadar büyük işte. Kendini herkesten üstün gören insan modeli yandan büzgülü bu modeller. 'Eğleniyoruz bee karışma'' der şimdi oradan. Kendini mi rezil ediyorsun? eğleniyor musun? yoksa boşluğunu mu gösteriyorsun. Yaşadığın yalan bir hayat be abi. Yatsı olmadan biteceksin bir gün ansızın. Gözünü açacaksın ve kapatmaya çalışırken bitecek.

Bence artık sen bir mumsun, etrafını bırak kendini aydınlatmadan sönecek.

Bence artık, sen sönmüş bir güneşsin.
Bence artık, sen yankısız bir sessin.
Bence artık, soluksuz bir nefessin.
Bence artık, herkes gibisin.

Hiç yorum yok:

Kısaca

Fotoğrafım
Email: sivilpalyanco@gmail.com