7 Ekim 2011 Cuma

Vileda

Bilirsiniz bunu, hani yerleri sildikten sonra kovanın  içinde döne döne sıkarsınız, bastırır bir daha sıkarsınız.
İşte aynen böyle sıkılıyorum. Döne döne sıkılıyorum. Dün yazmıştım, ardı ardına sigara, çay, nescafe içiyorum.
Aynı rüyayı görür müsünüz? Ben görüyorum. Uyumak en sevdiğim hobilerimden birisidir. Artık uyumaktan nefret ediyorum dedim bu sabah kendime. Aynı rüyayı görmekten bıktım, ciddiyim. Rüyam kabus falan değil, aksine güzel ama uyanınca  yüzümü yıkarken aklıma geliyor ve suyla beraber yüzüm düşüp akıyor yanaklarımdan. Rüyamda bile bir iz arıyorum.

Bir tane telefonum var benim haha nefret ediyorum kendisinden, ona da söyledim zaten, aramız bozuk biraz. Eşyalarla konuşmak. :) İçinde bir fotoğrafım vardı, dalyaço'nun aylar önce çekmiş olduğu. O fotoğrafı ekran görüntüsü yaptım. Normal bir insan ne yapar? Sevgilisinin, eşinin varsa çocuğunun fotoğrafını ekran görüntüsü yapar. Hiçbiri yoksa narsistlikten kendi fotoğrafını koyar değil mi? Tamam benim yaptığım da kendi fotoğrafımı koymak. Ama telefonun ekranına bakan yarılıyor. Oğlum, palyaço ya lan neyse ben bir şey demiyorum diyerek gülmeye devam ediyor. Fotoğraf değişik, ilginç, söz konusu ben olunca biraz da komik. ıh ıh fotoğrafı anlatmayacağım, buraya zaten eklemem. Ama fotoğrafta suratım, vücudum ya da ben olduğumu anlatan hiçbir emare yok. Anarşistlik de değil, hoşuma gidiyor baktıkça hahah. Dur hatta şimdi bir daha bakayım. Kemiklerim sayılıyor fotoğrafta, bu kadar bilgi, detay yeter.

Harbi sıkılıyorum bunları da bu yüzden yazıyorum. Sınırsızca saçmalamak bu galiba, yazmayı bu yüzden seviyorum, biraz da. Belki de çok ciddi yazdıklarım kılıf arıyorum buna. Söylemek isteyip söyleyememek. Tıpkı şunun gibi.
''Ölecek miyim en güzel çağımda, söylenmedik cümlenin hasreti dudağımda.''

Size de olmuştur, söylemediğiniz cümlenin hasreti, yarası, acısı dudaklarınızda bir uçuk gibi çıkmıştır. Söyleyin, sonunu düşünmeyin. Varsın olsun, kahraman olmayın bir defa. Diyene bak deme, sen dedin mi diye sorma. İmkansızlıkların kıyısında uzatıyorum ben ayaklarımı.

Karnım acıktı benim.
Kalbim açıktı benim.

8 yorum:

Adsız dedi ki...

son 2 dize çok hoş olmuş... :)

S. P. dedi ki...

Birinin derdi bitiyor
diğerinin hiç bitmiyor. :)

Adsız dedi ki...

akıllı adamsın sen :)

S. P. dedi ki...

Kaybedeli çok oldu o dediğini.

Adsız dedi ki...

bilmiyorum daha önce izledinizmi "dersu uzala" adlı filmi, yaşamda kendimize biçtiğimiz yada bize biçilen roller içinde girdiğimiz kalıba uymaya çalışırken daha doğrusu sadece kendimizi düşünmekten, doğaya iki dakikalığına izlenecek tablo gibi bakmaktan herşeyin baş köşesine kendimizi oturtmaktan velhasılkelam kendimizden utanacağımız daha bir çok şeyi bulabileceğimiz görebileceğimiz film, izlemenizi isterim. o yıkık kulubeye kendinden sonra gelecekler için pirinç kibrit vs bırakması yemek artığını başka hayvan gelirse yer diye kenara koyması canlı olan herşeyle "adam" tabiriyle insanca iletişmesi, unuttuğumuz hayat dersi, ve o fotoğraf karesindeki o utangaç mahçup komik doğal insan. neden bilmiyorum filmi izlediğimde kendimden nefret ettim :)

konuyla ne alakası var hmm insan sevdiği işi yapmıyorsa zorundalıklarla yaşıyorsa herşeye sahipse de sıkılır, sıkılıyorumda hatta alıştıımız konfordan kaçmamak için tonlada bahane hazır ederiz ve seyrederiz yaşamı ne berbat birşey bu işin garibi en yakınlarının seni korumak adına suya sabuna dokunmadan yaşaman için her türlü nasihatı çekerler ve cümleleri hep "bu yaştan sonra"yla başlar. at, kaç, sat, çek git haha sanki hedef varda neyse işte bende sıkıldım yani sıkan şeylerden sıkıldım sigara iyi gelir. insanoğlu bazen güzel şeyler icad ediyor sigara gibi:)

sevgiler.

hemera

S. P. dedi ki...

İzlemedim ama izlemeye çalışacağım. Bir nevi ayna diyorsun yani. Umarım izlerim. Ağaç dikmek geldi aklıma. Gölgesinden ya da meyvesinden başka insanlar faydalansın diye.

İnsan her şeye sahip değildir. Bir şeyler mutlaka eksiktir. Sıkılmanın esas nedeni bu galiba. En mutlu diye düşündüğün insan bile mutsuz ve yalnızdır, ne kadar kalabalık olursa olsun. Garip olan en yakınların seni koruduklarını zanneder. Tek bildikleri ''ben sana demiştim'' olur yanında olmak yerine.

Sigara, en büyük ikilemlerimden birisidir. Nefret etmek ve sevmek arasında gidip geliyorum. Çünkü beni ayakta tutan bir kaç şeyden birisi sigara.

Adsız dedi ki...

güzel fikir ağaç dikmek bi ara param varken yapmıştım bir ilköğretim sınıfına fidan almıştım he rçocuk için 3 adet fidan ve orman müdürlüğü araziyi hazır ediyor muhendis temin ediyor yardımcı olması için, çocuklar çok sevinmişti. ki sizin dikeceğiniz o bir fidan illaki birisinin ihtiyacını karşılayacaktır ya meyvesiyle ya gölgesi yada odun olarak hem arkanızdan yok az verdi yok çok verdi dedikodusuda etmezler:) filmi nette de izleyebilirsiniz alt yazılı 1975 japon rus yapımı belkide sıkılacaksınız izlerken bilmiyorum :)
sevgiler
hemera

S. P. dedi ki...

İyiymiş. Ben hiç dikmedim, ertelediklerimin başında gelenlerden bir tanesi de bu. İzlemeye çalışacağım.

Kaçarım ben.
Güzel günler.
Tebessümler.

Kısaca

Fotoğrafım
Email: sivilpalyanco@gmail.com